Mardin'de ilkokulu bitirdikten sonra eğitim hayatını sonlandırmak zorunda kalan Hanım Beğtaş, 5 çocuğu okuttuktan sonra ortaokul ve liseyi açıktan tamamlayıp 52 yaşında üniversiteli oldu.

Midyat ilçesinin kırsal Altıntaş Mahallesi'nde dünyaya gelen ve ilkokulun ardından annesinin isteğiyle eğitim hayatı sona eren Beğtaş, manastırda malfono (üstat) olarak Süryanice eğitim veren, Süryani Dili-Kültürü ve Edebiyatı Başkanı Yusuf Beğtaş ile Derneği ile evlendi.

Hayatını 5 çocuğunun eğitimine adayan Beğtaş'ın çocuklardan biri doktor, biri avukat, biri sosyolog, biri diş hekimi oldu, en küçük çocuğu ise gastronomi eğitimini sürdürüyor.

Çocuklarının hayatlarını sürdürmesinin gururunu yaşayan Beğtaş, eğitimini sürdürme hayalini kurmayı istedi.

Ortaokul ve liseyi açıktan okuyan Beğtaş, eşinin ve meraklılarının da desteğiyle Yükseköğretim Kurumları Sınavı'na (YKS) hazırlandı.

Beğtaş, aldığı puanlarla Mardin Artuklu Üniversitesi (MAÜ) Süryani Dili ve Edebiyatı Bölümüne yerleşti.

Üniversite hayatının heyecanını yaşayan Beğtaş, başarı öyküsünü ve hedeflerini AA'ya anlattı.

"Annem okumama izin vermeyince içeride ukde kaldı"

Beğtaş, ilkokuldan sonra eğitim hayatını sonlandırmak zorunda olduğunu, evde yaşayan çocuklara annelik yapmaya gideceğini belirtti.

Çocuklarını okuttuktan sonra sıranın kendisine geldiğini, okuma aşkını ile eğitimini sürdürmeyi istediğini belirten Beğtaş, şunları söyledi:

"İlkokulu bitirdikten sonra ağabeylerim 'okutalım' dedi, annem okumama izince dışarıda kaldı. 5 çocuğum oldu. Büyük çocuk uzman doktor, başka avukat, sosyolog, diğer çalışanlar diş hekimi, ençüğümüz ise şu an gastronomi okuyor. Hepsi okudumca ben de bireyim dedim. Ortaokul ve liseyi öğrendikten sonra sınava girdim. Kazanınca Süryanicei olduğu için ben de Süryanice eğitim aldım."

 "Çocuklarım gurur duyuyor"

Beğtaş, Süryanice ana dili olduğu için bu tercih ettiğine değinerek, eşi gibi bu dile katkı sunmak istediğini dile getirdi.

Eşinden ve insanlardan büyük destek aldığını vurgulayan Beğtaş, sınavda kazandığı ve üniversiteye yerleştiğinde bütün yakınlarının kendisiyle gurur duyduğunu ifade etti.

Beğtaş, "Bu yaştan sonra okuma azmi geldiğinde herkes sevindi, kutladı. Herkes destek oluyor, çocuklarımdan gurur duyuyordu." dedi.

"Her yaştan kalan, yeter ki sabır ve azım olsun"

Okumak için bir yaş haddinin olmadığını dile getiren Beğtaş, herkesi okumaya teşvik ettiğini belirtti.

Beğtaş, "Onunla devam etsin, yeter ki sabır ve azim olsun. Hedefim üniversiteyi bitirmek ve başlamakle beraber unutulmaya yüz tutan bu dili canlandırmak." diye konuştu.

 "Üniversiteye girme hakkı kazanma eşi olarak beni ödüllendirdi"

Eşi Yusuf Beğtaş ise yaklaşık 35 bölgede Süryani dili ve çözümlere yönelik hizmetler sunduklarını söyledi.

Mor Gabriel Manastırı'nda 25 yaşında yakın eğitmenlik yaptığını anlatan Beğtaş, hayatı boyunca insanlar daima eğitime teşvik ettiğini belirtti.

Eğitimini sürdürme kararında eşini de hızlandıran Beğtaş, "Sınavı kazanarak onu taçlandırmış olması, üniversiteye girme hakkını kazanma eşi olarak beni çok mutlu etti, ödüllendirildi." bölgede kullanıldı.

Beğtaş, Süryanicenin gelişmeleri sürecinde doğu batı arasında bir kişisel görevinin gerçekleştirildiğini, bu dilin canlı kalması, kaybolması için ciddi faaliyeti sürdürdüğünü, katkı sağladığını kaydetti.

Mardin Artuklu Üniversitesi'nde Süryani Dili ve Edebiyatı Bölümünün ortaya çıkışı dünyada yaşayan Süryaniler için çok önemli bir yere işaret eden Beğtaş, eşinin bildiği eğitim sonrasında kendini aynı kulvarda aynı amaca hizmet anlayışı ayrı bir güzellik ve motivasyon gücüyle dile getirdi.

Beğtaş, "Kuruluşundan güncel olarak Mardin'de aktif olması için imkanlarda gelen katkıyı sundum. Bu bölümün daha iyi bir şekilde parlaması için birleşmeyle daha iyi çalışmalar içinde çalışacağımızı." dedi.

"Bu dilin değerini bilmek için güzel başarılara imza atacağını düşünüyorum"

Süryani Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Sait Toprak da Süryanice ile ilgili Türkiye'de pek çok alan olmasına rağmen çok az çalışma bulunduğunu ifade etti.

Toprak, Hanım Beğtaş'ın bu yıl bazı bölümlerine yerleştiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Bu bölümde Süryani zengine ve diline süt çalışmaları için çok mutlu ve umutluyuz. Bilim öğrenmenin yaşı yoktur. Süryani kültürünün bütün derin özelliklere sahip olması büyük bir avantaj. Bu dilin değeri bilindiği için güzel başarılara imza atacağını düşünüyorum. Bu bölümde uzun yıllar çok güzel ve başarılı çalışmaların ümidiyle hayırlı ve uğurlu bir şekilde başlaması."

Toprak, birleştirilmiş tüm Süryanileri lisansı, yüksek lisans ve doktora yapmak için bölümlere davet edildiğini belirtti.